Cumhuriyetçilerin zor günleri
Son 1-2 aydır yaşanan bazı hadiseler hem Trump’ı hem de cumhuriyetçileri ciddi anlamda zora sokmaya başladı.
Öncelikle Trump’ın ek ticaret vergileri meselesi var. Bu vergilerin sonu ne olursa olsun mahkemelerde mütemadiyen yeniden ele alınıyor olması ve sürecin yarattığı kırılganlık ekonomiye zarar veriyor. Üstüne belli malların pahalı hale gelmesi ile küçük ve orta ölçekli işletmelerin eleman almayı iyice azaltması cumhuriyetçi seçmeni direk vuran bir etken. Bu süreç bir müddettir Trump yönetimini ve cumhuriyetçileri sıkıntıya sokuyor. Diğer bir mevzu, California’da ‘gerrymandering’ diye tabir ettiğimiz seçmen bölgelerinin nüfus değişikliği düellosunda yaşananlar. Nüfus değişimine göre partiler, temsilciler meclisi seçim bölgelerini eyalet meclislerinin oyları ile değiştirir. Bazı eyaletlerde kongre kararı kafiyken (eyalet kongreleri) bazı eyaletlerde ise halk oyu gerekir. Trump’ın California için cumhuriyetçiler lehine yapmak istediği harita değişikliği, California halkının ezici oyuyla demokratlar lehine sonuçlanması ile ayrı bir bozgun oldu.
Diğer mesele sağlık reformu. Nam-ı diğer Obamacare. Obama’nın büyük zorluklar ve mücadeleyle getirdiği herkes için sigorta programı Trump’ın ilk döneminde parçalanmaya başladı, Biden döneminde biraz iyileştirmeye başlansa da ikinci Trump döneminde iyiden iyiye tarumar edildi. Ancak yerine bir şey konmak konusunda sorunlar çıkınca alternatifsizlik cumhuriyetçi seçmenden de Obama care den istifade eden kitlede hoşnutsuzluk yarattı. Bir seneye ciddi bir alternatif ortaya sunulmazsa Trump ve cumhuriyetçiler bu süreçte ciddi yara alır. Hükümet kapanması meselesi her daim bir düelloya dönüşmüştür. Son ana kadar restleşilir en sonunda iki tarafta kayıpları riske etmemek için anlaşmaya gider. Ancak bu seferki tarihin en uzun kapanması oldu ve ekonomik olarak federal çalışanları ciddi etkiledi. Üstüne üstlük bir de hava ulaşımından, ihtiyaç sahiplerine yemek verilme süreçlerinde oluşan sorunlar büyük ölçüde halk tarafında tepkiye dönüştü. Bu düelloda kamuoyu yoklamaları bize net bir şekilde sürecin Trump’a ve cumhuriyetçilere kaybettirdiğini gösterdi. Gelelim son seçimlere, her türlü ittifaka güç kullanımına baskıya rağmen başta New York belediye başkanlığı ve bazı valilikler olmak üzre demokratlar sağlam bir başarı kazandı. Ekonomi başta bunun birçok sebebi var ama netice 1 sene sonrası için kamuoyuna ve siyasilere sağlam mesajlar verdi. Bu mağlubiyet, cumhuriyetçiler için kısa vadede uyarı zilleri çalıyor ama uzun vadede demokrat partideki büyük çatlamanın da habercisi ki bu mevzuyu başka bir yazıda kapsamlı ele alacağım. Gelelim son mevzuya. Epstien meselesi artık bilmeyen, duymayan kalmadı bu meseleyi baştan anlatmayacağım. Esas nokta cumhuriyetçiler içinde de bazı kongre üyelerinin bu mektupların açıklanmasına ve duyurulmasına dair demokratlarla iş birliği yapması. Bu sürecin önünü kapamak isteyen kim olursa olsun bu süreçte büyük kaybeder. Sonunun nereye varacağı meçhul ama şimdilik gördüğümüz yazışmalar ve mesajlaşmalar bu sürecin içindeki kimselerin de meselenin de ne kadar derine ve ne kadar pisliğe gideceğini görüyor. Bu tam bir muamma açılırsa büyük olay, açıklanmasa da büyük olay. Her geçen gün ise yeni olaylara gebe. İşte son bir iki aydır yaşanan bu gelişmeleri sadece detayına girmeden başlıklarıyla ele aldım. Amerikan siyasetinde akan suyu tersine döndürmek için yeterince fazla etken var. Bir o kadar destek artırmak için de bazı fırsatlar var. Şimdi mesele gerçeklerde değil algıların nasıl oluşturulup bunların nasıl pazarlandığında. Bekleyip göreceğiz hem de çok değil.