Çözümün merkezinde “Sivil Toplum”

Dünyada “sivil toplumun ikinci dal­gası” yaşanıyor. Büyük sivil toplum kuruluşları yerine hareketin merkezinde küçük ama etkili topluluklar var. Gençlik girişimleri, kadın kooperatifleri, çevre platformları, dayanışma ağları hep bir­likte yaratıcı çözümler üretmenin yolla­rını arıyor.

İklim, biyoçeşitlilik, eşitsiz­lik, yoksulluk ve benzeri küresel sorunlar için harekete geçen yerel topluluklar ço­ğalıyor. Daha dayanışmacı bir dönemde­yiz. Sorunlar çok katmanlı olunca, çözüm ortak akılla bulunabiliyor. “Sivil toplum” çözüm ortağı olarak, hatta çözümün mer­kezinde konumlanıyor.

Küçük destekler ile büyük etkiler

BM Küresel Çevre Fonu Küçük Des­tek Programı GEF/SGP Türkiye Koor­dinatörü Gökmen Argun Podcast konu­ğum oldu. Türkiye’de 30 yıldır uygulanan program, çevre ve topluluk temelli küçük projelere hayat veriyor.

Rio Dünya Zir­vesi’nin düzenlendiği 1992 yılında ku­rulan GEF Küçük Destek Programı, sür­dürülebilir kalkınma için “küresel dü­şünüp yerel hareket eden” sivil toplumu destekliyor. Gökmen Argun’un söylediği gibi “Sivil toplumun programı bu. Pro­je koordinatörünün sivil olması gereki­yor. Ortaklar için bir sınır yok, kamu ve­ya özel sektör, üniversite, şahıs olabilir. Sivil toplum karar versin, yönlendirsin ve ilgili tarafları proje için toplasın.

Tam bir kapsayıcılık çerçevesinde olsun ama mutlaka sivil olsun.” Program Türkiye’de çözüme katkı sağlayan aktif ve güçlü bir sivil toplumun oluşması için çalışıyor. Amaç; sivil toplum ve toplum temelli ku­ruluşlara mali ve teknik destek sağlaya­rak biyolojik çeşitlilik kaybını, iklim de­ğişikliğinin olumsuz etkilerini ve arazi bozunumu azalmasına katkı sağlamak. Sürdürülebilir yaşam modelleri yara­tırken 50.000 dolara varan hibe destek­leriyle sürdürülebilir geçim kaynakları oluşturmak.

SGP Türkiye 8,250,000 doların üzerin­de bütçenin ülkemizdeki sivil toplum ku­ruluşları tarafından, özellikle yerelde yü­rütülen çevre koruma içerikli çalışmala­ra aktarılmasını sağladı.

Ülkemize girdisi sağlanan bu kaynaklar, sivil toplum kuru­luşlarının ve ortaklarının nakdi ve ayni katkıları ile arttı. Resmi kayıtlara geçen eş-finansman toplamı 11,990,000 Ame­rikan Doları. Toplam 20,240,000 dolar kaynağı ülkemize kazandırdı. Doğa dostu uygulamalar, çatışma çözümleri ve yeni­likler ile örnek oldu. Toplam 400 projeyi, 213 farklı sivil kuruluş ile, ağırlıklı olarak yerel ölçekte, yerel yönetimleri ve sivil toplum kurumlarını ortak alarak gerçek­leştirdi. Verilen hibe desteğiyle 986 or­tak ve işbirlikçi kurum projelere katıldı.

Nakdi ve ayni katkı yanında proje süreç­lerinin sonuçları da takip edildi. Örneğin Antalya Güneş Ev Projesi eş-finansmanı SGP desteğinin 14 katına kadar yükseldi. Her 5 projeden birinin ikinci aşama uy­gulamaları da desteklendi. Desteklenen kurumların %11’i ulusal ölçekte, %89’u yerel ölçekte aktif çalışan sivil toplum kuruluşları. SGP Türkiye, dünyada yeni bir koruma yaklaşımının uygulandığı ilk 11 ülke arasında yer aldı. 15 yıldır Tür­kiye koordinatörü olan Gökmen Argun’a değerli çalışmaları için teşekkürler.

Hep birlikte geleceği kurmak

Program yerel toplulukları karar sü­reçlerinin merkezine alıyor. Yereldeki bilgiye, kültüre ve emeğe güvendiği için etkisi de daha güçlü ve kalıcı. Yerel top­lulukların özgüvenini büyütüyor; kendi kaynaklarını harekete geçirmelerini sağ­lıyor. İnsan kaynaklı birçok sorunun ya­şandığı bir dünyada, toplumlar yeniden birbirinden güç almayı öğreniyor. Adı “sivil toplum”, “topluluk”, “ortak iyilik” ya da “dayanışma ekonomisi” olabilir. Özü “birlikte yaşamayı mümkün ve sür­dürülebilir kılmak.” Artık dönüşümün kahramanları hepimiziz.

Yazara Ait Diğer Yazılar