ESG temelli finansal sürdürülebilirlik

Prof. Dr. Dilek LEBLEBİCİ TEKER
Prof. Dr. Dilek LEBLEBİCİ TEKER dilekleblebici.teker@dunya.com

Makroekonomik veriler çetin ilerli­yor. Yılık bazda enflasyon düşme eği­liminde olsa da, aylık bazda halen istenen düzeye gelemiyor. TCMB de bu koşullara paralel, daralan rezervleri ve dalgalı kur seviyesini yönetmek için faizleri yukarı konumlandırdı.

Hanehalkı tünelin ucun­da bir ışık beklerken, şirketler için de hem makroekonomik koşullar hem de iş model­lerini etkileyecek regülasyonlar stratejik kararları kaygan zemine çekiyor. Bu yapı­lanma sürecinde özellikle dijital, yeşil ve sürdürülebilir dönüşüm bazı şirketler için içselleştirilerek bir rekabet avantajı yarat­ma çabasına dönse de, bazıları için çok gri ve ürkütücü.

Şirketlerin birincil amacı ne olabilir?

Bu soruyu tüm eğitimlerimde sorarım ve katılımcıların önemli bir kısmı kar maksi­mizasyonu der. Halbuki kar (bottom line) tahakkuk esaslı muhasebesel bir rakamdır ve şirketin değerini ifade etmez.

Peki, bu soruya cevap olarak, değer maksimizasyo­nu kavramını ele alsak ve buna paralel ola­rak hissedarın refahını arttırmak dersek? Doğru ama hissedar değerini maksimize etmek sadece bilanço yönetmek mi? Ro­bert Edward Freeman, 1984 yılında Paydaş Kuramı’nın altını çizerek, iş etiği kavramı­nı ortaya koymuş ve değer maksimizasyo­nunun hissedar ile sınırlı kalmadığını vur­gulamıştır. Bu teoriye göre bir şirket değer yaratmak istiyorsa, çalışandan kreditöre, devletten topluma kadar çok sayıda iç ve dış paydaşa karşı sorumludur.

Esasen uzun yıl­lar sosyal sorumluluk projelerinin bir mali­yet merkezi olduğunu düşünen çok sayıda firmaya karşın bugün ESG skorlamanın pi­yasa değerine etkisini incelediğimiz bir dö­neme kadar uzandık. Yani, Freeman ve ön­cesinde bu konuya vurgu yapan çok sayı­da bilim insanının görüşleri, artık bu tarz skorlamalarla sayısallaşmış bir analitiğe ve zorunlu bir farkındalığa da kavuşmuş oldu.

ESG sadece bir algı yönetimi mi? ESG’yi gözardı eden şirketlerin bilanço ve karlılık göstergeleri memnun etmeyecek. .

Son yıllarda yatırım dünyasının parla­yan kavramlarından biri olan ESG (Çevre, sosyal ve yönetişim) skorları şirketlerin sadece finansal performanslarıyla değil, sürdürülebilirlik puanlarıyla da değerlen­mesi gerekliliğinin altını çiziyor. Zaten çok sayıda çalışma çevresel, sosyal ve yöneti­şimsel faktörleri kenara koyan işletmele­rin orta ve uzun vadede değerleme sorunu yaşayacağının da altını çiziyor. Belki sade­ce son birkaç yıldır önemsenen bu göster­geler şirket finansallarına yönelik önemli etkiler barındırıyor. Biraz detaylandırma­ya çalışacağım.

AB Yeşil Mutabakatı ile beraber özellik­le çevresel risklerin firmaların iş modelle­rine ve ticaret pazarlarına etkileri ön plan­da. Örneğin, sınırda karbon düzenlemesi ile vergi ve ceza boyutu önemli bir nakit çı­kışı olarak algılanmakta. Dolayısıyla hem şirketler hem de finansal piyasalar çoğun­lukla çevresel risklere yönelik uygulamala­rı ön plana çıkarmakta. Bu koşullar da yeşil dönüşümün önemini kuvvetlendirmekte.

Öte yandan şirketlerde finansal sürdürü­lebilirlik kapsamında sosyal ve yönetişim­sel faktörleri de gözardı edemeyiz. Şirket stratejilerinde gözardı edilmemesi gere­ken tüm ESG faktörlerin; orta ve uzun va­dede şirketlerde hammadde maliyetlerini, işletme giderlerini ve sermaye yatırımla­rını arttırıcı etkisini kenara yazmak gere­kir. Bu koşullar da mesela stok devir hızın­da daralma, beklenen karlılık oranlarında gerileme, özkaynak karlılığı, aktif karlılığı, hisse başına kar gibi performans metrikle­rinde bozulma ve daha yüksek çalışma ser­mayesi finansmanına ihtiyaç doğuracaktır.

Risk matrisleri ve eylem planları hazırlığı tüm şirketler için acil . . .

Öte yandan bankaların, yatırım fonla­rının ve yeni nesil yatırımcılarında artık ESG risklerini fiyatladıklarını biliyoruz. ESG skoru önemli bir gösterge. Tüm bu ko­şullar hem büyük işletmeler hem de KO­Bİ’lerin pazar sürdürülebilirliği açısından hızlanmaları gerektiğinin altını çiziyor. Kurum içerisinde risk matrislerinin oluş­turulması ve eylem plan hazırlığına baş­lanması sadece regülasyona tabi sektör ve şirketler için değil, geniş kapsamda sürdü­rülebilir olmayı amaçlayan tüm firmalar için gerekli.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Made in China 2025 ve ESG 28 Mayıs 2025
Siyah Kuğu 26 Mart 2025