Fiyat artış hızı yavaşlar mı?

Yılın ikinci enflas­yon raporu sunu­munu geride bıraktık. Genel olarak merkez bankamızın söylediği şu, çok farklı faktör­lerde beklenti setimi­zi değiştirecek geliş­meler yaşandı, ancak bunlardan bazıları olumlu bazıları olum­suz ve toplamda bir­birine denk.

Yani aslında tahmi­nimizi değiştirmiyoruz. Temel söylemin dayandığı varsayımla­rı biraz deştiğimiz zaman vardı­ğımız sonuç ek bir takım geliş­meler olmazsa enflasyon %30’a doğru gerileyecek. Bugünden yı­lın sonuna kadar etkili olabile­cek gelişmelerin yaşanmaması ihtimali oldukça düşük.

Volatilite devam edecek gibi

Buna içerisi olduğu kadar dı­şarısı da dahil. Zaten yılın ba­şından bu yana yaşadıklarımıza bakacak olursak yüksek volatili­te devam edecek gibi. Şu an ma­lumunuz 2025 yılına dair resmi tahmin %24, resmi tahmin di­yoruz çünkü hedef halen %5. Be­lirsizlik aralığı ise %19-%29 gi­bi oldukça yüksek, daha doğrusu yıl ilerledikçe, yılın sonuna ge­lirken, bu aralık genelde daraltı­lır, şimdi yapılmamasının nede­ni ise farklı. Mayıs ve haziran ile beraber yılın ilk yarısı tamamla­nacak, resmi olarak temmuz ayı başında göreceğiz ancak içinde bulunduğumuz şartlarda ve ön­cü verileri takip ederek yılın ilk yarısında %15-%16 bandında kalmamız muhtemel.

Yani bu­radan da anlaşılacağı gibi yılın kalan altı ayında toplam enflas­yonun %3 civarında kalması ge­rekiyor. Elimizdeki resmi veriye bakacak olursak da ilk dört ayda enflasyon %13.5. O zaman her­kesin düşündüğünü söyleyelim, %29 üst bandı aşağı çekmemek için aşağıda da %19 korundu. Daha makul olan alt bandı %23 gibi bir seviyeye çekerek, resmi tahmin %26 ve üst bant %29 ola­rak belirlenmesiydi.

Yaşanan sorun arz kaynaklı

Böylece evet yılın başından beri elimizde olmayan birçok şey yaşandı ama yine de önce­den verdiğimiz bandın üst sevi­yenin içinde kalacağımıza ina­nıyoruz denilebilirdi. Böyle bir revizyon, her merkez bankası için şüphesiz çok önemli olan kredibilite açısından da destek­leyici olacaktı. Dolar kurunun kontrol altında olduğu, dışar­da enerji fiyatlarının çok düşük gittiği, küresel gıda fiyatlarında büyük bir dalgalanma yaşanma­dığı bir noktada dahi beklenti­lerin üzerinde giden enflasyon, yaşanan sorunun talep değil arz kaynaklı olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar