''Gel, gel, gel; Hoopp duvara çarptın!”
Adıyaman’dan gerçek bir hikâye:
Arabasının arkası göçmüş bir büyüğümüze, nedenini sormuşlar…
“Arabayı çıkartırken, arkadaki duvar ile mesafe az olduğu için, bizim büyük çocuktan yönlendirme istedim…
O da yönlendirdi; “Gel gel, gel; hoopp duvara çarptın!” dedi…”
***
Lise yıllarından buyana, anlatıp gülerdik…
***
Bugün aynı şeyi anlatıp üzülüyoruz…
***
Sebebi:
“Döviz almayın eliniz yanar” diyen yönlendiricilere uyanlar duvara çarptı…
Sonra:
“Döviz alın çok yükselecek” diyen yönlendiricilere uyanlar duvara çarptı…
Bu arada:
“Borsada şirketlerimizin fiyatı, diğer ülkedeki rakiplerine göre çok düşük kaldı; borsa yatırımıyla hem bu açığı kapatır, hem de şirketlerimizi desteklemiş oluruz” diyen yönlendiricilere uyanlar duvara çarptı…
Ayrıca:
“Ceviz, badem, hububat, bakliyat (vb) ihtiyacı artacak; üreticilerimiz zorluklara karşı desteklenecek” diyen yönlendiricilere uyanlar duvara çarptı…
***
Enflasyonda da, faizlerde de düne kadar, abartılı/mesnetsiz yönlendirmeler yapıldı…
***
Kısaca:
Enflasyondan faizlere; borsadan dövize; makineden tekstile, çelikten madene, sanayiden tarıma, turizmden ihracata (vb) yüzlerce yönlendirmede aynı sorun…
VELHASIL
Günümüzde;
Eğitimli olmak; “bilgileri sentezleyebilmek”; “doğru veri ve analizler ışığında risk almak”, “geneli düşünen, güvenilir olmak” önemli…
Yönlendirilen için önemli…
Bu vasıfları taşımak, “yönlendiren” için çok daha önemli…
***
Yönlendirilen de, yönlendiren de:
Teknolojiyle geleneği harmanlayabilmeli;
Verimliliği, güvenin önemini öğrenmeli;
Uzağı görebilmeli; sorunu tespit edip, çözebilmeli…
Hatta sorun oluşmadan önleyebilmeli (vb)…
***
Tersi durumda:
Bizim Adıyamanlının, “Gel gel, gel; hoopp duvara çarptın!” şeklindeki “fıkra” gibi yaşanmışlığına gülerken, bir yandan da…