Nisan ayı sanayiye yaramadı
İçeride ve dışarıda giderek büyüyen siyasal ve ekonomik belirsizliklerin faiz indirim sürecini de akim bırakan olumsuz yansımalarının damgasını vurduğu nisan ayında, zaten uzun süredir parasal sıkılaştırma ve yüksek faiz baskısı altındaki sanayi sektöründe kan kaybı arttı.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı takvim ve mevsim etkisinden arındırılmış verilere göre toplam sanayi üretimi, tüm dünyada ekonomik güvende büyük kırılmanın yaşandığı nisanda önceki aya göre yüzde 3,1 düşüş kaydetti. Söz konusu endeksin Aralık 2024’te 112,5 olan değeri aylık bazda ocaktaki yüzde 2,4 ve şubattaki yüzde 1,7’lik aylık düşüşlerle 107,7’ye inmiş, martta ise yüzde 34’lük artışla 111,4’e çıkmıştı. Nisandaki aylık düşüşle 107,9’a inen endekste bu yılın ilk dört ayındaki net bazda yüzde 3,9 düşüş yaşandı.
Sanayi üretiminde nisan ayındaki gerilemede içeride 19 Mart operasyonları ile başlayıp devam eden siyasi gerilim ve küresel alanda nisan başından bu yana süren küresel ticaret savaşlarının özellikle döviz ve faizde olmak üzere ekonomilerde yol açtığı türbülansların etkisi bulunuyor. Üretim düşüşünün izleyen aylarda da sürmesi durumunda, gayri safi yurt içi hasılada (GSYH) ikinci çeyrekte düşük büyümeye, hatta küçülmeye bile yol açabileceği belirtiliyor.
Nisan itibarıyla takvim etkisinden arındırılmış endeks ise 91,1’le tarihi en düşük düzeylerinden birinin görüldüğü bir yıl önceki düzeyinin ise yüzde 3,1 üzerinde oluştu. Buna göre sanayi üretimi bir yıl önceki düzeyi baz alındığında yıllık bazda bu oranda artış gösterdi.
Düşüş imalat sanayii kaynaklı
Toplam sanayi üretiminde en büyük paya sahip olan imalat sanayii sektörünün üretimi mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış endekse göre, nisanda aylık bazda yüzde 3,4 düşüş gösterdi ve toplam sanayi üretimindeki aylık düşüşün yüzde 3’lük bölümü bu sektörden kaynaklandı. Takvim etkisinden arındırılmış endekse göre ise imalat sanayii üretimi yıllık bazda yüzde 3 artış kaydetti ve bu da toplam sanayi üretimindeki yıllık artışa 2,7 yüzde puan olarak yansıdı. Nisanda diğer ana sektörlerden madencilik ve taş ocakçılığı üretimi aylık bazda yüzde 2,5 düşüşün toplam sanayi üretimine etkisi, endeksteki ağırlığıyla orantılı olarak eksi (-) 0,1 puanda kaldı. Elektrik,
gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı endeksi aylık yüzde 0,2’lik artışın toplamdaki değişime katkısı sadece 0,01 puan oldu. Yıllık bazda ise madencilik ve taş ocakçılığı sektöründeki yüzde 1,3 artış toplamdakine 0,1 puan; elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektöründeki yüzde 8,8’lik artış da 0,6 puan katkı yaptı.
En sert aylık düşüş diğer ulaşımda
Nisanda üretimi önceki aya göre en fazla düşen imalat sanayii alt sektörü diğer ulaşım araçları odu. Büyük bütçeli teknoloji yoğun yatırımların gerçekleştiği bu alt sektörün üretim grafiği aylara göre sert iniş çıkışlar gösterebiliyor. Diğer ulaşım araçlarında nisandaki sert düşüş marttaki aylık yüzde 78,6’lık artışın ardından geldi. Bu sektörde mart ayları itibarıyla yüzde 33,9 olan yıllık artış da nisan itibarıyla yüzde 5,3’e geriledi. Aylık bazda üretim düşüşünde bu alt sektörü yüzde 19,4’le bilgisayarların, elektronik ve optik ürünlerin imalatı, yüzde 8,8’le giyim eşyası, yüzde 5,5’le fabrikasyon metal ürünleri izledi.
Tekstil, diğer metalik olmayan mineral ürünler, kayıtlı medya, gıda, kauçuk ve plastik, mobilya, kimya ve ana metal sanayii de aylık bazda üretimin düştüğü alt sektörler arasında yer aldı. Nisan ayında en yüksek üretim artışı ise yüzde 10,7 ile tütün ürünlerinde gerçekleşti, bu sektörü yüzde 72 artışla rafine petrol ürünleri, yüzde 4,8’le içecek imalatı, yüzde 3,5’le motorlu kara taşıtları izledi. Ayrıca elektrikli teçhizat, kâğıt, temel eczacılık ve ağaç ürünleri de üretimini önceki aya göre artırdı.
Yıllık artışta birinci petrol ürünleri
İmalat sanayii alt sektörleri içinde yıllık bazda en yüksek oranlı üretim artışı ise yüzde 13,7 ile rafine edilmiş petrol ürünlerinde. Yıllık artış oranında bu sektörü yüzde 12,2 ile ağaç, ağaç ve mantar ürünleri, yüzde 8,4’le gıda izledi. Bir yıl önceye göre üretim endeksi değeri yüzde 7,2 daha yüksek olan fabrikasyon metal ürünleri ile tütün ürünleri alt sektörleri de ilk beşte yer aldı.
Daha sonra yüzde 6,4’lük yıllık artışlarla motorlu kara taşıtları ve içecek imalatı, yüzde 5,3’le diğer ulaşım, yüzde 4,8’le diğer metalik olmayan mineraller geldi. Elektrikli teçhizat, ana metal, kâğıt ve kimya da yıllık bazda üretimini artıran alt sektörler arasında. Yıllık bazda en fazla kan kaybı ise yüzde 9,4’lük üretim düşüşü ile deride yaşandı. Bir yıl önceye göre kayıtlı medyada yüzde 7,8, tekstilde yüzde 5,1, giyim eşyasında yüzde 4,1, bilgisayar, eczacılık ve kauçuk-plastikte ise yıllık bazda yüzde 1,7 üretim düşüşü var.
Küresel belirsizlik 5 yılın zirvesinde
Ekonomik Kalkınma ve İş birliği Örgütü’nün (OECD) belirlemelerine göre küresel ekonomik belirsizlik nisan ayında son beş yılın zirvesine çıktı. Önceki aya göre yüzde 52 oranında artarak 33,2 puana yükselen Küresel Ekonomik Belirsizlik Endeksi, Covid-19 krizinin küresel ölçekte başladığı dönem olan Mart-Nisan 2020’den bu yana en yüksek düzeyi gördü. Küresel belirsizliğin nedenlerinin başında ise ABD Başkanı Donald Trump’ın nisan ayının başında açıkladığı, yabancı ülkelere uygulanacak aşırı yüksek oranlı gümrük vergileri geliyor. Açıklanan tarifelerin ardından dünyanın en büyük iki ekonomisi ABD ve Çin’in karşılıklı gümrük vergilerini yüzde 125’lere kadar çıkarmaları küresel ölçekte ekonomik belirsizliği tetikledi.
Trump’ın diğer ülkelere uyguladığı tarifeleri 90 gün ertelemesi ve ülkelerin tarifeler konusunda anlaşmaya ilişkin yaptığı çeşitli açıklamalarla küresel göstergelerde iniş çıkışlı seyirle birlikte belirsizlik ve gerilim süreci henüz aşılamadı.İçeride ise zaten Temmuz 2023’ten bu yana uygulanan parasal sıkılaştırma ve aşırı yüksek faizin baskısı altındaki sanayi sektörü, küresel ekonomik iklimin bozulması ile daha da sıkıntılı bir döneme girmiş bulunuyor. Bu arada ihracatçı kesimler aynı zamanda baskılanan kurlar dolayısıyla değerli TL faktöründen de olumsuz etkileniyor.