Süperstarların yeni tutkusu: Limitli üretim gözlük markası JMM
Son dönemde lüks gözlük dünyasında adından en çok söz ettiren markalardan biri Jacques Marie Mage (JMM). Los Angeles merkezli marka, yalnızca gözlük üretmiyor; sınırlı edisyonlarla koleksiyonerlerin radarına giren, kült bir tasarım dili yaratıyor.
Markanın kurucusu ve tasarımcısı Jerome Jacques Marie Mage, JMM’yi yalnızca bir aksesuar markası değil, sanat, tarih ve sinema referanslarıyla örülü bir tasarım evreni olarak konumlandırıyor. Her model, tıpkı bir sanat eserinde olduğu gibi numaralandırılmış ve sınırlı sayıda üretiliyor. 250 veya 400 adetlik edisyonlarda çıkan gözlüklerin her biri, seri numarası ve sertifikasıyla birlikte geliyor. Bu da parçaları, yalnızca stil ifadesi olmaktan çıkarıp koleksiyon değeri taşıyan objelere dönüştürüyor.

Japon ustalarının emeği
JMM’nin alametifarikası ise el işçiliği. Tüm üretim, Japonya’daki küçük atölyelerde, Takumi olarak bilinen usta zanaatkârların elinden çıkıyor. Asetat ve titanyumun heykelsi bir form diliyle işlenmesi, markanın karakteristik siluetini oluşturuyor. Üstelik her modelin ismi de rastgele değil; art deco, Western kültürü, 60’lar sineması, brutalist mimari gibi referanslarla, entelektüel bir arka plan sunuyor. Dealan, Zephirin, Taos gibi modeller, markanın bu çok katmanlı ruhunu yansıtıyor.
Ünlülerin vazgeçilmezi
JMM’nin yükselişinde elbette ünlü isimlerin etkisi büyük.
Brad Pitt, Jeff Goldblum, LeBron James, Al Pacino, Kendall Jenner ve Johnny Depp sık sık JMM modelleriyle görüntüleniyor. Özellikle Jeff Goldblum’un markayı adeta imza stilinin parçası haline getirmesi, JMM’nin kült statüsünü pekiştiren unsurlardan biri.

Ayrton Senna’ya saygı duruşu
Markanın en dikkat çeken iş birliklerinden biri ise motorsporlarının efsane ismi Ayrton Senna'ya ithaf edilen özel koleksiyon. Jacques Marie Mage × Ayrton Senna serisinde yer alan her model limitli, numaralı ve özel kutu setleri ile sunuluyor. 1991 ve 1992 edisyonları sırasıyla 450 ve 500 adetle sınırlı. Tasarım dili ise Senna’nın keskinliği, disiplin duygusu ve zarafeti ile markanın estetik anlayışını bir araya getiriyor.
JMM modelleri 700 – 1.500 dolar aralığında yer alırken, özel edisyonlar 2.000 doların üzerine çıkabiliyor. Ancak fiyat, markanın koleksiyoner niteliğini güçlendiren bir unsur olarak görülüyor. Moda dünyasında JMM bugün sık sık şu benzetmeyle anılıyor: “Optik dünyasının Patek Philippe’i.”
Türkiye Saat Kulübü’nden 60 adetlik özel seri
Türkiye’nin önde gelen saat kolektiflerinden Türkiye Saat Kulübü, bağımsız saat markası Baltic ile birlikte yalnızca 60 adet üretilen özel bir seriye imza attı. Kulüp üyelerinin beğeni ve talepleri doğrultusunda şekillenen model, yaklaşık 10 aylık bir geliştirme sürecinin ürünü olarak ortaya çıktı.
Türkiye Saat Kulübü, daha önce Zenith ile hayata geçirdiği 30 adetlik limitli seriyle horoloji dünyasında ses getirmişti. Yeni Baltic işbirliği ise kulübün koleksiyon kültüründeki yerini daha da güçlendiren bir adım olarak değerlendiriliyor.

Bu özel seride, Burgundy (bordo-burgonya) tonlarındaki kadran ve aynı renk deri kayış zamansız ve rafine bir bütünlük yaratıyor. Saatin 6 yönünde yer alan “Turkey Watch Club” işlemesi ve her bir saate özel seri numarası, modeli koleksiyon değeri yüksek bir parça haline getiriyor.
Cem Yılmaz’ın paylaşımlarıyla dikkat çekti
Genç ve yükselen bağımsız marka Baltic, adını kurucusu Etienne Malec’in ailesinin köklerinin bulunduğu Baltık bölgesinden alıyor. Marka son yıllarda saat, otomobil ve sanat koleksiyonlarıyla tanınan isimler arasında özellikle Cem Yılmaz’ın paylaşımlarıyla da dikkat çekmişti. Baltic, uygun fiyat skalasında estetik formu güçlü, rafine detaylara sahip modeller üretmesiyle biliniyor.
Özel seri MR Classic modeli, 36 mm kasa çapı, 44 mm lug-to-lug ölçüsü, 42 saatlik güç rezervi, 30 metre su geçirmezlik ve otomatik Hangzhou CAL5000a Micro-rotor mekanizmasıyla teknik açıdan da dengeli bir yapı sunuyor. Türkiye Saat Kulübü üyelerine açılır açılmaz kısa sürede tükenen stoklar, hem markaya hem iş birliğine duyulan yoğun ilgiyi ortaya koydu.
Kuruluşunun 10’uncu yılını kutlayan Türkiye Saat Kulübü, koleksiyon kültürünü geliştiren, bağımsız saatçilik ruhunu destekleyen projeleriyle lüks ve butik saat dünyasında adından söz ettirmeye devam ediyor. Bu özel seri de kulübün, koleksiyoner ruhunu topluluk bilinci ile birleştiren yaklaşımının yeni bir göstergesi niteliğinde.
Şehirden yeni kaçış: Kışı Büyükada’da geçirmek
Bu kış İstanbul’da en çok konuşulan konaklama trendi, şehirden uzaklaşmadan “yavaş yaşam” arayanların radarına takıldı. Büyükada’nın gözde adreslerinden Princes Palace Resort, yalnızca 30 çift için tasarladığı sezonluk konaklama konseptiyle dikkat çekiyor. 15 Kasım – 31 Mart tarihleri arasında geçerli olan bu özel program, şehrin temposundan bunalanlara “kışı adada yaşama” deneyimi sunuyor.

Şehirden kopmadan kaçış
Program kapsamında çiftlere, deniz manzaralı odalarda 30 gece konaklama ve 4,5 aylık esnek kalış takvimi sunuluyor. Böylece misafirler diledikleri zaman şehir hayatına geri dönüp tekrar adaya geçebiliyor. Otel transferleri ise özel tekne ile sağlanarak sürece küçük bir “ada ritüeli” ekleniyor.
Otelin spa alanı, sezon boyunca özel avantajlarla üyelerin kullanımına açılırken, menüler de mevsimsel ada lezzetleri üzerine kuruluyor. Kış döneminde ayrıca şef tadım akşamları, atölyeler ve butik etkinlikler de düzenleniyor.
Fiyatlar seçilen odaya göre 9.000 ile 15.000 Euro arasında değişiyor. Otel ayrıca yılbaşı dönemi için yalnızca üyelerin katılabileceği özel bir kutlama hazırlıyor.