Türk sanayinin röntgeni -2

İlk 500 büyük sanayi kuruluşu: Derinlemesine analiz

1 Üretimden satışlar ve reel performans

İSO’nun 2024 yılı verile­rine göre, ilk 500 sanayi ku­ruluşunun üretimden net satışları, 2023 yılında 6,45 trilyon TL iken 2024 yılında yaklaşık 8,79 trilyon TL’ye ulaşmıştır. Bu artış nominal olarak %36,3 büyümeye işaret ederken, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) etkisiyle re­el bazda %3,4 oranında küçül­me yaşanmıştır. Bu durum, yük­sek enflasyonun sanayi gelirlerini yanıltıcı biçimde artırdığına, re­el olarak ise sektörün daraldığına işaret etmektedir.

2 Faaliyet kârlılığı ve finan­sal sağlık

2023 yılında 937 milyar TL olan toplam faaliyet kârı, 2024’te 641 milyar TL’ye gerilemiş­tir. Bu, %31,6’lık dramatik bir düşüş anlamına gelir. Faaliyet kârlılığı oranı da aynı dönemde %12,5’ten %6,2’ye gerilemiş ve bu, son 10 yılın en düşük düzey­lerinden biridir. Bu düşüşün ne­denleri arasında artan girdi ma­liyetleri, enerji fiyatları ve faiz oranları yer almaktadır.

Öte yandan, zarar eden fir­ma sayısı dikkat çekici biçim­de yükselmiştir: 2023’te 96 olan zarar açıklayan şirket sayısı, 2024’te 152’ye çıkmıştır. Bu, toplamın üçte birine yaklaşan bir orandır ve riskli bir finansal yapıyı işaret etmektedir.

3 İhracat performansı

İSO 500 içindeki firmala­rın ihracat hacmi, Türkiye toplam sanayi ihracatının yaklaşık %38- 40’ını oluşturur. Ancak 2024 yı­lında küresel talep daralması, navlun maliyetleri ve döviz kuru­nun baskılanması nedeniyle ihra­cat artışı nominalde sınırlı, re­el olarak düşüş yönlü olmuştur. Özellikle AB’ye ihracatta yavaşla­ma dikkat çekmektedir.

4 Finansman yapısı ve borç­lanma eğilimi

Sanayi kuruluşlarının 2024 yı­lında karşılaştığı en önemli sorun­lardan biri finansman giderle­rindeki artıştır. Artan politika faizleri ve sıkı para politikası ne­deniyle borçlanma maliyetleri ciddi şekilde yükselmiştir. Ban­ka kredilerine bağımlı olan birçok firma, finansman giderlerinin faaliyet kârına oranının %61’e kadar çıktığını raporlamıştır.

5 Ar-Ge ve teknolojik yatı­rım eğilimleri

2023 yılına göre Ar-Ge harca­maları %98,4 oranında artarak 60,7 milyar TL’ye ulaşmıştır. An­cak bu artışa rağmen yüksek teknolojili firma sayısındaki artış sınırlı kalmıştır. 2024 yılında İSO 500 içerisinde yer alan yüksek teknoloji yo­ğunluklu firma oranı yal­nızca %7,4 seviyesindedir. Orta-düşük teknoloji yoğun­luklu firmaların oranı ise hala %50’nin üzerindedir.

6 İlk 10 ve ilk 50 firma­nın ağırlığı

İSO 500 listesinde yer alan ilk 10 firmanın toplam satışlar­daki payı %25, ilk 50 firmanın payı ise yaklaşık %50 civarında­dır. Bu durum, Türkiye sanayisin­de gelir ve güç yoğunlaşmasının az sayıdaki büyük firmada toplandı­ğını göstermektedir. Örneğin;

-TÜPRAŞ, 2024 yılında 651,6 milyar TL üretimden satışla birin­ci sırada yer almıştır.

-Ford Otomotiv 356 milyar TL ile ikinci, Star Rafineri ise 201,6 milyar TL ile üçüncü sıradadır.

Bu firmaların tamamı enerji ve otomotiv sektörlerinden gelmekte olup Türkiye sanayisinin lokomo­tif alanlarını da temsil etmektedir.

Sektörel derinleşme, istihdam, kurumsal yapı ve gelecek riskleri

-Sektörel dağılım ve yoğun­laşma

İSO 500 listesindeki firmaların sektör dağılımına bakıldığında;

-Ana metaller ve makine sa­nayi: %22,5

-Kimya ve plastik sanayi: %19,7

-Otomotiv ve yan sanayi: %17,7

-Gıda ve içecek sektörü: %11,3

-Enerji üretimi ve rafine­ri: %9,1 gibi oranlar ön plana çık­maktadır. Bu dağılım, Türkiye sanayisinin ağır sanayi ve düşük katma değerli üretime yoğunlaş­tığını gösterir.

2 İstihdam verileri

İSO 500 kapsamındaki fir­malar, Türkiye sanayi istihdamı­nın yaklaşık %13’ünü sağlamak­tadır. 2024 yılında bu firmalarda çalışan kişi sayısı 795.000’e yak­laşmıştır. Ancak artan teknolo­ji yatırımlarıyla birlikte mavi ya­kalı istihdamın artış hızında yavaşlama, beyaz yakalı ve ni­telikli personel ihtiyacında ar­tış gözlemlenmektedir.

3 Yabancı sermaye ve kamu­nun payı

2024 verilerine göre İSO 500 firmalarının yaklaşık %14’ü ya­bancı sermayeli yapıya sahip­tir. Bu firmalar, toplam üretimden satışların %27’sini gerçekleştir­mektedir. Öte yandan, kamunun doğrudan kontrol ettiği şirket sayısı 20’nin altındadır, ancak enerji ve altyapı sektöründe hâlâ önemli ağırlıkları vardır.

4 Kurumsallaşma ve şirket yaş ortalaması

İSO 500 listesindeki firmala­rın ortalama yaşları 32 yıl civa­rındadır. İlk 100’de bu oran daha yüksektir (40+ yıl). Ancak özel­likle 400-500 aralığında yer alan firmalar arasında son 10 yılda ku­rulmuş, hızlı büyüme göstermiş yeni sanayi aktörleri de dikkat çekmektedir.

Kurumsal yönetim yapıları açı­sından, listede yer alan firmala­rın ancak %30’unun halka açık olduğu, geri kalan büyük kısmı­nın aile şirketi ya da özel sermaye kontrolünde olduğu saptanmıştır.

5 Riskler ve kırılganlıklar

İSO 500 verileri üzerinden geleceğe dönük bazı risk unsurları belirgindir:

Kârlılığın düşmesi, öz kay­nakla büyümeyi zorlaştırmakta.

Kur baskısı ve finansman maliyetleri, yatırım iştahını dü­şürmekte.

Yüksek enerji girdileri, özel­likle sanayi fırınları ve rafineri dı­şı enerji yoğun sektörleri tehdit et­mektedir.

Yatırım/istihdam ilişkisin­de verimlilik düşmekte, özel­likle düşük teknolojili üretim ya­pan firmalar küresel rekabet avan­tajlarını kaybetmektedir.

6 Stratejik değerlendirme

İSO 500 listesinin ortaya koyduğu en temel tablo şudur: Türkiye sanayisi hâlâ nominal olarak büyümekte; ancak re­el anlamda daralma, kârlı­lık kaybı, yüksek finansman gideri ve düşük teknoloji yo­ğunluğu gibi yapısal sorunlarla karşı karşıyadır.

Buna karşılık:

-İhracatın yeniden canlandı­rılması için TL’nin değer politika­sına dikkat edilmeli,

-Yatırımların teknoloji ve sür­dürülebilirlik odaklı olması teşvik edilmeli,

-Finansman erişimi için sana­yiye özel kredi programları oluş­turulmalı,

-Kurumsallaşma ve halka arz süreçleri desteklenmelidir.

Çözüm önerileri

1. Enflasyonla mücadele

-TCMB’nin faiz kararlılığı sür­dürülmeli.

-Fiyat denetim mekanizmala­rı geliştirilmeli. Tarım ve hallerde arz güvenliği sağlanmalı.

2.Mali disiplin ve vergi re­formu

-Kamu harcamaları gözden ge­çirilmeli. Tasarruf mekanizmaları kalıcı hale getirilmeli.

-KDV-ÖTV sadeleştirme ve gelir vergisi reformu gündeme alınmalı.

3. Sanayi ve ihracata destek

-Sanayi firmalarına düşük fa­izli kredi, kur destekli ihracat fi­nansmanı sağlanmalı.

-Yenilenebilir enerji ve ileri teknoloji üretim için vergi teşvik­leri sunulmalı.

4.İstihdam politikaları

-Genç ve kadın istihdamı için hedefli teşvik programları uygu­lanmalı.

-İşsizlik fonunun etkinliği ar­tırılarak doğrudan mevduat yeri­ne istihdama yönlendirilmeli

5.Yapısal dönüşüm ve diji­talleşme

-Kamu-özel ortaklığıyla dijital altyapı ve üretim dönüşümü des­teklenmeli.

-Yeşil dönüşüm ve sektör odaklı fonlar oluşturulmalı

-Son sözler: “Ne söylediğini­zi, biraz da nasıl söylediğiniz belir­ler” Jack London

“İnsan, öldükten sonra ne kadar çabuk unutulduğuna görse, kim­seye kendini beğendirmek için çabalamazdı” Sadi-i Şirazi

Yazara Ait Diğer Yazılar